Tarihin en ilginç anekdotlarından biri, Mustafa Kemal Atatürk'ün bir Antalya gezisi sırasında yaşadığı ve "Bis, Bis!" olarak bilinen hikayedir. Bu olay, sadece güzel bir anı olmaktan öte, Türk milletinin zekası ve anlayışına dair önemli bir mesaj taşımaktadır.
Olayın Arka Planı: İtalya ile Gerginlik
İkinci Dünya Savaşı'nın henüz başlamadığı, ancak uluslararası gerginliklerin had safhada olduğu dönemde, İtalyan diktatörü Benito Mussolini, propaganda silahını sıklıkla kullanıyordu. "Sinir harbi" olarak adlandırılan bu psikolojik saldırılar, nutuklar ve söylevlerle gerçekleştiriliyordu.
Atatürk'le Mussolini arasındaki görüş ayrılıkları biliniyordu. İtalyan lider, bir konuşmasıyla Türkiye'nin moralini bozmaya çalıştığında, Atatürk bunun cevabını fiili bir gösteriyle vermeye karar verdi: Antalya'ya bir gezi düzenledi.
Yolda Yaşanan Unutulmaz Karşılaşma
Gezi sırasında konvoy güzel bir manzara karşısında mola verdi. O sırada Atatürk'ün kulağına hoş bir türkü sesi geldi. Araştırma yapıldığında, bu türküyü söyleyen kişinin sıradan bir çoban olduğu anlaşıldı.
Çoban huzura getirildiğinde Atatürk, önce onun yeteneğini takdir etti:
"Sesin güzel, okuman da fena değil, burada da söyle de dinleyelim!"
Ancak çoban ne istendiğini tam anlamamıştı. Bunun üzerine Atatürk şu açıklamayı yaptı:
"Bis demek, beğendik, bir daha söyle, tekrarla demektir."
Çobanın Zekice Tepkisi
Türküsünü tekrar söyleyen çobana Atatürk, cebinden elli liralık bir banknot çıkarıp hediye etti. O dönem için oldukça değerli bir miktar olan bu parayi alan çoban, kuşağının arasına koyduktan sonra ellerini çırparak yüksek sesle haykırdı:
"Bis, bis!"
Bu spontan ve zeki tepki, Atatürk'ü son derece memnun etti. Çoban, kendisine öğretilen kelimeyi anında kavramış ve duruma uygun şekilde kullanmıştı.
Mussolini'ye Gönderme
Atatürk, yanındakilere dönerek şu anlamlı sözleri söyledi:
"İmkan olsaydı da Mussolini'yi şu sahneyi görseydi ve şu cevabı işitseydi, hangi millete nutuk söylediğini anlardı!"
Bu cümle, aslında Türk milletinin karakterine dair güçlü bir mesaj içeriyordu. Sıradan bir çoban bile anlayış, zeka ve uyum yeteneği gösterebiliyordu. Bu, Mussolini'nin küçümseyici tavırlarına en güzel cevaptı.
Hikayenin Derin Anlamı
"Bis, bis!" hikayesi birkaç önemli noktayı vurgulamaktadır:
Türk Milletinin Zekası: Sade yaşayan, köylü bir insanın bile kavrayış hızı ve zekasiyla dikkat çekmesi, milletin potansiyelini gösterir.
Öğrenme Kapasitesi: Çobanın yabancı bir kelimeyi anında öğrenip uygun bağlamda kullanması, Türk halkının öğrenmeye açık olduğunu gösterir.
Atatürk'ün Halkla Bağı: Bu olay, Atatürk'ün sıradan insanlarla olan samimi ilişkisini ve onlara verdiği değeri ortaya koyar.
Diplomasi Sanatı: Mussolini'ye karşı politik bir mesaj, sade bir günlük olayın içine ustalıkla yerleştirilmiştir.
Sonuç
Niyazi Banoğlu'nun "Nüktelerle Atatürk" kitabında yer alan bu hikaye, Türk tarihinin en çarpıcı anekdotlarından biridir. Sadece eğlenceli bir anı değil, aynı zamanda ulusal gurur, zeka ve öğrenme kapasitesine dair önemli bir mesaj taşır.
Atatürk'ün liderlik anlayışı, halkını küçümseyen değil, onun potansiyelini gören ve ortaya çıkaran bir yaklaşımdı. "Bis, bis!" hikayesi, bu anlayışın en güzel örneklerinden biridir ve bugün bile bize ilham vermeye devam etmektedir.
Bu yazı, Niyazi Banoğlu'nun "Nüktelerle Atatürk" (s. 62-63) eserinden esinlenerek hazırlanmıştır.

0 Yorumlar