Header Ads Widget

Ticker

6/recent/ticker-posts

Büyük Taarruz Öncesi: Atatürk'ün Havacılarla Tarihi Buluşması

Zaferin Gizli Kahramanları: Türk Havacıları

Büyük Taarruz'un başlamasına sadece bir hafta kala, 18 Ağustos 1922 günü Maarif Köyü'nde tarihi bir sahne yaşanıyordu. Başkumandan Mustafa Kemal Paşa, Türk havacılarıyla bir araya gelerek zafer planının en kritik detaylarını paylaşacaktı. Bu buluşma, Kurtuluş Savaşı'nın kaderini değiştirecek operasyonun gizli hazırlıklarından biriydi.

Stratejik Keşif ve Gizlilik

Mustafa Kemal Paşa, Büyük Taarruz'un planlarını en ince ayrıntısına kadar hazırlamıştı. Ateş hattında bizzat yaptığı keşifler ve tarassutlarla düşman tahkimatının hangi noktalardan vurulacağını belirlemiş, İzmir yollarını açacak stratejik planı tamamlamıştı.

Ancak başarının anahtarı sadece doğru plandan ibaret değildi. Afyon tahkimatını bir hamlede yok edecek kuvvet yığınağının düşman gözünden gizlenmesi hayati önem taşıyordu. İşte tam bu noktada havacılar, operasyonun vazgeçilmez unsurları haline geliyordu.

Saat 13:15'teki Tarihi Anlar

O gün öğle saatlerinde, Maarif köyündeki Akşehir Karargâhı'nda sıradan bir öğle yemeği yeniyordu. Cephe Tayyare Bölük Komutanı Yüzbaşı Fazıl ve ekibi, cephe uçuşlarının yorgunluğunu atmak için neşeli sohbetler ederken, nöbetçi subayın telaşlı sesi duyuldu:

"Yüzbaşım, Başkumandan geliyor!"

Mustafa Kemal Paşa'nın kapıda belirmesi, o anı hafızalara kazıdı. Emekli Hava Albayı Sıtkı Tanman'ın anlatımıyla: "O muhteşem insan, kapı eşiğinde bir güneş gibi gözlerimizi aldı."

Gizli Görüşmenin Detayları

Başkumandan, önce genel bir selamlama yaptı, ardından özel bir görüşme talep etti. Ancak Birinci ve İkinci Ordular cephesinde fotoğraf keşfi yapan iki pilotun toplantıda kalmasını istedi. Kapıya nöbetçi konuldu, kimsenin yaklaşmasına izin verilmeyecekti.

Haritalar açıldı. Düşmanın cephe durumu ve tahkimat hatları en ince ayrıntısına kadar incelendi. Mustafa Kemal Paşa'nın gözleri haritalar üzerinde gezinirken, o bakışlarda zaferden emin bir komutanın kararlılığı okunuyordu.

Kritik Stratejik Bilgiler

Başkumandan, konuşmasında önemli noktalara değindi:

Sakarya Sonrası Gelişmeler: Sakarya Meydan Muharebesi'nden sonra Fransızlarla yapılan Ankara İtilafnamesi sayesinde Adana'daki Fransız uçakları, silah, cephane ve malzemeler devralınmıştı.

Zorlu Koşullar: Türk Milleti, Birinci Dünya Savaşı'ndan yıkılmış bir şekilde çıkmıştı. Kaynaklar son derece sınırlı, her yan düşmanla çevriliydi. Daha fazla beklemenin dezavantaj yaratacağını bilen Başkumandan, ani bir darbe kararı almıştı.

Havacıların Kritik Görevi

Mustafa Kemal Paşa, havacılara verdiği emirde son derece netti:

"Düşman tayyarecilerinin cephemiz gerilerine sarkmalarına mâni olacaksınız. Buna hiç müsaade etmeyeceksiniz. Düşman, tertibatımızdan katiyen haberdar olmayacaktır."

Ve ardından tarihe geçen şu sözleri ekledi:

"Havada tüfeğiniz bozulur ve işlemezse, düşmana daha çok yaklaşarak saldıracak ve kanatlarınızla çarparak düşüreceksiniz. Haydi göreyim sizi aslanlarım..."

Hava ve Kara Keşiflerinin Önemi

Toplantıda dikkat çeken bir diğer nokta, hava keşifleri ile kara keşifleri arasındaki farkların detaylı bir şekilde tartışılmasıydı. Şuhut kasabası ilerisindeki tepede dürbünle yapılan kara tarassutunda bazı şüpheli noktalar tespit edilmişti. Havadan çekilen fotoğraflar, bu belirsizlikleri netleştirmede kritik rol oynamıştı.

Özellikle Kılıçaslan bölgesine ait seri fotoğraflar (Rekopman) üzerinde yapılan incelemeler, taarruz planının kesinleşmesinde önemli katkı sağladı.

Taarruz Emri ve Hareket Planı

Mustafa Kemal Paşa, havacılara taarruz planının ana hatlarını da açıkladı:

  • Süvari kolordusu Sinanpaşa ovasına geçerek Balmahmut istasyonunda demiryolu hattını ve köprüyü tahrip edecekti
  • Düşman yedek kuvvetlerinin bulunduğu Altınbaş bölgesine baskın yapılacaktı
  • Birinci Ordu cephesinden ana taarruz başlatılacaktı
  • Tayyare bölüğü, Çay ile Bolvadin arasındaki yolun doğusunda, Develi Köprüsü yanındaki düzlüğe konuşlandırılacaktı

Tarihi Anın Yankıları

25 Ağustos 1922 akşamı, Cephe Tayyare Bölük Komutanı Fazıl, arkadaşlarına müjdeyi verdi:

"Yarın sabah şafakla Büyük Taarruz başlıyor arkadaşlar..."

Ve 26 Ağustos 1922 sabahı, o tarihi gün, Türk havacıları gökyüzünde yerlerini aldılar. Ay yıldızlı kanatlar, zafer için göklerde süzülmeye başladı.

Sonuç: Zaferin Görünmeyen Kahramanları

Büyük Taarruz'un başarısında, havacılarımızın rolü tartışılmaz bir öneme sahiptir. Düşman keşif uçaklarının bizim hazırlıklarımızı görmesine engel olarak, sürpriz faktörünü korudular. Mustafa Kemal Paşa'nın o gün havacılarla yaptığı bu gizli toplantı, zafer yolunda atılmış kritik adımlardan biriydi.

Emekli Hava Albayı Sıtkı Tanman'ın tanıklığıyla günümüze ulaşan bu anılar, Türk havacılık tarihinin en gurur verici sayfalarından birini oluşturmaktadır. Bu kahramanlar, canları pahasına görev yaparak, vatanın kurtuluşuna göklerde kanat açmışlardır.


Bu yazı, Orhan Aydar tarafından kaleme alınan ve "Her Yönüyle Atatürk" (Avni Altıner, 1981) kitabında yer alan Emekli Hava Albayı Sıtkı Tanman'ın anılarından esinlenerek hazırlanmıştır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar