Giriş
Türk tarihinin en zor dönemlerinde, vatanını kendi canından üstün tutan kahramanlar vardır. Bu kahramanlardan biri de Mustafa Kemal Atatürk'ün "Zabit ve Kumandanla Hasbihal" eserinde bahsettiği Rüsuhi Bey'dir. Bu yazıda, Gazi Mustafa Kemal'in gözünden fedakârlığın simgesi olan bu değerli askerin hikâyesini ele alacağız.
Mustafa Kemal Paşa'nın Anlatımında Rüsuhi Bey
Atatürk, "Zabit ve Kumandanla Hasbihal" adlı eserinde, yaşadığı zorlu anları ve yanındaki kahraman arkadaşlarını anlatırken Rüsuhi Bey'den bahseder. Bu anlatım, bir askerin vatanına olan bağlılığının ve fedakârlığının en güzel örneklerinden birini sunar.
Fedakârlığın Doruk Noktası
Mustafa Kemal Paşa'nın aktardığına göre, savaş sırasında yaşanan kritik anlarda Rüsuhi Bey şu sözleri söyler:
"Sağ kolumdan kurşunla yaralandım. Çok kan zayi ediyorsam da askerin kuvve-i maneviyesini bozmamak için hattı harpten çekilmeyeceğim. Ölürsem, yanımda Remzi Efendi vardır. O benim kuvvetlerimi de idare eder."
Bu sözler, gerçek bir askerin ruhunu yansıtmaktadır. Rüsuhi Bey, ağır yarası ve kan kaybına rağmen, askerlerinin moralini bozmamak için cepheyi terk etmek istemez.
Bir Komutanın Gözünden Fedakârlık
Mustafa Kemal Atatürk'e bu fedakâr askerin kimliği sorulduğunda, sadece tek kelimelik bir cevap verir: "Rüsuhi". Bu kısa cevap, aslında çok şey anlatmaktadır. Gazi, bu ismi saygıyla ve takdirle anar.
Rüsuhi Bey'in Askeri Kişiliği
- Sorumluluk Sahibi: Yaralı olmasına rağmen görevini terk etmez
- Fedakâr: Kendi hayatını değil, birliğini düşünür
- Strategik Düşünce: Ölüm halinde bile komutanın devamını planlar
- Moral Değerleri: Askerlerin moralini korumayı öncelik edinir
Türk Askerinin Ruhu
Rüsuhi Bey'in bu davranışı, Türk askerinin karakteristik özelliklerini yansıtır:
Vatan Sevgisi
Rüsuhi Bey, yaralı olduğu halde vatanın menfaatini kendi menfaatinin üstünde tutar. Bu, Türk askerinin DNA'sında bulunan vatan sevgisinin bir tezahürüdür.
Birlik Beraberlik
Komutan olarak, askerlerinin moralini koruma konusundaki hassasiyeti, liderlik vasfının en güzel göstergesidir.
Stratejik Zeka
Kendi yokluğunda komutanın devamını planlaması, askeri zekâsının ve öngörüsünün kanıtıdır.
Atatürk'ün Takdiri
Gazi Mustafa Kemal'in bu anısını paylaşması ve Rüsuhi Bey'i saygıyla anması, onun bu fedakârlığa verdiği değeri göstermektedir. Bu anı, aynı zamanda Türk ordusundaki subay kalitesinin ve fedakârlık ruhunun en güzel örneğidir.
Günümüze Taşınan Miras
Rüsuhi Bey'in hikâyesi, günümüz nesilleri için de önemli dersler içerir:
- Görev Bilinci: Zor şartlarda bile sorumluluklarından kaçınmamak
- Fedakârlık: Kişisel çıkarları toplumsal menfaatlerin üstünde tutmamak
- Liderlik: Zorlu anlarda bile ekibinin moralini korumak
- Stratejik Düşünce: Geleceği planlamak ve öngörülü olmak
Sonuç
Rüsuhi Bey'in hikâyesi, sadece bir askerin kahramanlık öyküsü değil, aynı zamanda Türk milletinin karakter özelliklerinin de bir yansımasıdır. Atatürk'ün bu anısı paylaşması, böylesi değerlerin gelecek nesillere aktarılması gerektiğinin altını çizer.
Bu hikâye, vatan sevgisinin, fedakârlığın ve görev bilincinin nasıl bir araya gelerek eşsiz bir karakter ortaya çıkardığının en güzel örneklerinden biridir. Rüsuhi Bey gibi kahramanların izinde yürümek, bugün de geleceğe umutla bakabilmemizin en önemli nedenlerinden biridir.
Kaynak: Mustafa Kemal Atatürk; Zabit ve Kumandan ile Hasbihal, Kültür Bakanlığı Yayınları 393, Ankara, 1981, s.11
0 Yorumlar