Header Ads Widget

Ticker

6/recent/ticker-posts

Atatürk ile İngiliz General Townshend'in Tarihi Karşılaşması: Büyüklüğün ve Asaletin Örneği

Giriş

Türk Kurtuluş Savaşı'nın kritik anlarında yaşanan diplomatik görüşmeler, sadece askeri başarılarımızı değil, aynı zamanda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün olağanüstü liderlik vasıflarını da gözler önüne sermiştir. 1922 yılında İngiliz General Townshend ile Akşehir'de gerçekleşen görüşme, bu anlamda tarihe altın harflerle yazılmış önemli bir diplomatik başarı örneğidir.

Akşehir'deki Tarihi Karşılaşma

General Townshend'in Türkiye Ziyareti

İngiliz General Townshend, Adana'da Bursa Oteli'nde bir gece konakladıktan sonra, kendisine tahsis edilen özel trenle Konya'ya hareket etmiştir. Akşam saatlerinde ise Başkumandan Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Akşehir'deki karargahına ulaşmıştır.

İlk Karşılaşmanın Etkileyici Anları

General Townshend'in heyecanı doruk noktasındaydı. Türk Kurtuluş Savaşı'nın efsanevi lideri ile yüz yüze gelecekti. Akşehir'e vardığının ikinci akşamında gerçekleşen bu tarihi karşılaşma, İngiliz generalin hayatında unutamayacağı anlardan biri olacaktı.

Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın "çakmak çakmak yanan iki gök mavisi gözü", misafirinin üniformasını adeta deliyordu. Anadolu güneşinin yakıp bakır rengine döndürdüğü yüzüne bakmakta zorlanan Townshend, karşısında sırım gibi bir vücut ve yaylanmış bacaklar üzerinde "Hoş geldiniz" diyerek elini uzatan büyük lideri görüyordu.

Napolyon Benzetmesi ve Atatürk'ün Cevabı

Townshend'in Hayran Kaldığı An

İngiliz Generali, bu büyüklük ve etkileyici kişilik karşısında adeta ezilmiş ve küçülmüştü. Eli Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın elindeyken söylediği sözler, onun ne kadar etkilendiğini gösteriyordu:

"Siz Napolyon'a benziyorsunuz."

Atatürk'ün Unutulmaz Cevabı

Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın verdiği cevap, hem stratejik düşüncesini hem de milli birlik anlayışını mükemmel şekilde yansıtıyordu:

"Napolyon, arkasına değişik milletlerden bir sürü insanı toplayarak bir maceraya çıkmıştı. Bundan dolayı yarı yolda kaldı. Ben ise, bir anadan, bir babadan gelen kardeşlerimle, kederli vatanımı kurtarma davası peşinde koşuyorum ve mutlaka başarılı olacağım."

Bu sözler, Kurtuluş Savaşı'nın ruhunu ve Atatürk'ün liderlik felsefesini özetleyen tarihi bir ifade olarak kayıtlara geçmiştir.

General Townshend'in İtirafı

Sabaha kadar süren görüşmelerin ardından, General Townshend ayrılırken şu etkileyici sözleri söylemiştir:

"Ben şimdiye kadar 15 hükümdar ve Cumhurbaşkanı ile özel ve resmi konuşmalar yaptım. Bu geceki kadar ezildiğimi hatırlamıyorum. Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın inanılmaz bir ruh gücü var."

Konya'daki Misafirperverlik Örneği

Behiç Bey'in Evindeki Yemek

24 Temmuz 1922'de (bazı kaynaklara göre 13 Haziran), Gazi Mustafa Kemal Paşa Konya'da yabancı devlet temsilcilerine ve İngiliz General şerefine Behiç Bey'in evinde bir yemek vermiştir. Bu yemekte Paşa, bir gün önceki ciddi halinden tamamen arınmış, gülümseyen bir tavır sergilemekteydi.

Mercan Tespihin Hediye Edilmesi

Yemek sonlarına doğru Gazi Mustafa Kemal Paşa, elindeki mercan tespihi İngiliz General'e uzatarak şu sözleri söylemiştir:

"Biz Türklerde adettir. Misafirimize mutlaka bir hediye veririz. Ben soylu bir milletin alçakgönüllü bir Başkomutanıyım. Size ancak bu tespihi verebiliyorum."

En Etkileyici An: Şehit İngiliz Subayın Saati

Anafartalar'dan Gelen Emanet

Yemeğin sonunda Gazi Mustafa Kemal Paşa, kolundaki saati çıkararak İngiliz General'e uzatmış ve şu unutulmaz sözleri söylemiştir:

"Bu saati bana Anafartalar'da bir Türk askeri verdi. Ölen bir İngiliz Subayının üstünden almış. Saatin arkasında, o subayın künyesi vardır. Bu subayın o zamanlar ailesini aratmıştım ama bulduramadım. Şimdi de savaştayız. Sizden ricam, İngiltere'ye dönüşünüzde, o subayın ailesini bulur emaneti verirseniz, çok memnun olurum."

Bu hareket, General Townshend'i bir kez daha derinden etkilemiş ve Atatürk'ün insancıl yönünü gözler önüne sermiştir.

Sonuç: Büyüklüğün ve Asaletin Timsali

Bu görüşme, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sadece askeri dehası değil, aynı zamanda diplomatik ustalığı, misafirperverliği ve insancıl yaklaşımının da göstergesidir. Bir düşman generalini bile etkisi altına alan bu büyük lider, Türk milletinin onurunu ve asaletini en güzel şekilde temsil etmiştir.

General Townshend'in iki kez "ezildiğini" itiraf etmesi, Atatürk'ün sadece askeri başarılarıyla değil, kişiliğiyle de ne denli etkileyici bir lider olduğunu göstermektedir. Bu tarihi karşılaşma, Türk diplomasi tarihinin en parlak sayfalarından birini oluştururken, Atatürk'ün evrensel liderlik vasıflarını da tüm dünyaya ispat etmiştir.


Bu yazı, Şükrü Kaya'nın Anıları ve Yücel Mecmuası'nda yayınlanan "O'ndan Hatıralar" (Cilt: XVI, Sayı: 91-92-93, 1942, s. 15) kaynaklarından derlenerek hazırlanmıştır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar