Header Ads Widget

Ticker

6/recent/ticker-posts

Atatürk'ün Mondros Ateşkes Antlaşması'na Tepkisi: "Bu Mütareke Reddedilsin!"

Türk tarihinin en kritik dönemeçlerinden biri olan 1918 yılında, Osmanlı İmparatorluğu'nun kaderi Mondros Ateşkes Antlaşması ile belirleniyordu. Bu antlaşmanın imzalanması sürecinde, gelecekte Türkiye Cumhuriyeti'ni kuracak olan Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği tepki, onun devletçi ve milliyetçi duruşunun en net örneklerinden birini oluşturmaktadır.

Mondros Ateşkes Antlaşması'nın Atatürk'e Ulaşması

30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'nın haberi, Atatürk'e Sadrazam ve Genelkurmay Başkanı Ahmet İzzet Paşa'nın 31 Ekim 1918 tarihli telgrafıyla ulaşmıştır. Ancak antlaşmanın detaylı metnini görebilmesi için 3 Kasım 1918 tarihine kadar beklemek zorunda kalmıştır.

Atatürk'ün Antlaşma Analizi ve Değerlendirmesi

25 maddeden oluşan Mondros Ateşkes Antlaşması'nı inceleyen Atatürk, durumun ciddiyetini derhal kavramıştır. Antlaşmanın içeriğini değerlendirirken vardığı sonuçları şu sözlerle ifade etmiştir:

"Bu antlaşmayı baştan sona incelediğimde bende meydana gelen kanaat şu idi: Devlet-i Aliye-i Osmaniye bu antlaşma ile kendini kayıtsız şartsız düşmana teslim etmeye razı olmuştur. Yalnız razı olmamış, düşmanların memleketi işgali için ona yardım da vaat etmiştir. Bu beni çok hazin düşüncelere sevk etti."

Antlaşmanın İçerdiği Tehlikeler

Atatürk'ün bu değerlendirmesi, antlaşmanın sadece bir ateşkes anlaşması olmadığını, aynı zamanda Osmanlı topraklarının işgaline zemin hazırlayan bir belge niteliği taşıdığını göstermektedir. Antlaşmanın maddeleri, İtilaf Devletleri'ne Osmanlı topraklarında geniş yetkiler tanıyordu.

Komutanlar Arasında Tek Muhalif Ses

Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandıktan sonra, Osmanlı Hükümeti dönemin komutanlarına bu antlaşma hakkındaki görüşlerini sormuştur. Bu kritik süreçte, tüm komutanlar arasında antlaşmaya açıkça karşı çıkan tek isim Mustafa Kemal Atatürk olmuştur.

Atatürk'ün net tavrı, "Bu mütareke reddedilsin" şeklinde ortaya konmuştur. Bu tavır, onun hem askeri hem de siyasi açıdan durumu ne kadar doğru analiz ettiğini göstermektedir.

Tarihi Perspektiften Atatürk'ün Haklılığı

Sonraki gelişmeler, Atatürk'ün endişelerinin ne kadar yerinde olduğunu kanıtlamıştır. Mondros Ateşkes Antlaşması'nın ardından:

  • İtilaf Devletleri Osmanlı topraklarını işgal etmeye başlamıştır
  • İstanbul ve Boğazlar işgal edilmiştir
  • Anadolu'nun çeşitli bölgeleri yabancı güçlerin kontrolüne girmiştir
  • Sevr Antlaşması ile Osmanlı İmparatorluğu'nun tamamen yok edilmesi planlanmıştır

Millî Mücadele'nin Temellerinin Atılması

Atatürk'ün Mondros Ateşkes Antlaşması'na gösterdiği tepki, aslında Millî Mücadele'nin fikri temellerinin atıldığı anı işaret etmektedir. Bu dönemdeki analizi ve duruşu, gelecekte Samsun'a çıkışı ve Millî Mücadele'yi organize etmesinin ön habercisi niteliğindedir.

Sonuç

Mustafa Kemal Atatürk'ün Mondros Ateşkes Antlaşması'na gösterdiği tepki, onun stratejik düşünce yeteneğini ve vatan sevgisini gösteren önemli bir tarihi örnektir. Diğer komutanlar antlaşmayı kabul ederken, Atatürk'ün "Bu mütareke reddedilsin" sözü, Türk milletinin bağımsızlık iradesinin ilk işaretlerinden biri olmuştur.

Bu tavır, Atatürk'ün sadece askeri bir komutan değil, aynı zamanda ileri görüşlü bir devlet adamı olduğunun da kanıtıdır. Mondros'a gösterdiği tepki, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş sürecindeki kararlılığın ilk belirtilerinden biridir.


Bu yazıda kullanılan kaynaklar: Atay, Atatürk; Sadi Irmak, "Atatürk: Bir Çağın Açılışı"; Sinan Meydan, "Cumhuriyet Tarihi Yalanları 1. Kitap" eserlerinden alıntılanmıştır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar