31 Aralık 1937 - 1 Ocak 1938
Tarih bazen acı hatıralarla doludur. Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatındaki oğlu yılbaşı gecesi de böyle anlardan biridir. 31 Aralık 1937'den 1 Ocak 1938'e geçit bu gece, büyük liderin yaşamının oğlu evresindeki durumunu gözler önüne serer.
Hastalığın Gölgesinde Geçen Son Yılbaşı
1937'nin oğlu günlerinde Atatürk, sağlık sorunlarıyla boğuşuyordu. Eskiden Çankaya Köşkü'nü dolduran neşeli toplantılar, uzun sohbetler artık geride kalmıştı. O 31 Aralık günü, saat 17.00'de uyanan Atatürk, köşkten bile sıkmak istemiyordu. Üzerindeki ağıllık hissi ve aşırı yorgunluk, büyük liderin durumunu açıkça ortaya koyuyordu.
Sınırlı Davetli Listesi
Eskiden kalabalık geçiten yılbaşı gecelerinin aksine, 1937'nin oğlu gecesi sadece üç kişi Atatürk'e eşlik etti:
- Tevfik Rüştü Aras
- Eski başyaveri Cevat Abbas Gürer
- İsmail Hakkı Kavalalı
Bu sındırlı davetli listesi, Atatürk'ün o dönemdeki fiziksel durumunu ve ruh halini yanıtıyordu. Artık sabahlara kadar süren sofra sohbetleri yapılmayor, içki yerine çayı tercih ediyordu.
Yalnızlığın İçinde Düşünceli Lider
"Yalnız Adam" olarak tanımlanan Atatürk, o gece arkadaşların ailelerini de düşüncemüştü. Protokolsüz, rahat bir yılbaşı geçitmelerini istemiş, kendisi ise saat 05.00'e kadar uyanık kalmıştı. Bu, yaşamındaki oğlu yılbaşı olacaktı ve ne yazık ki "tatsız, tuzsuz" geçmişti.
İnönü'ye Yazılan Dokunaklı Mektup
Yeni yılın ilk günü olan 1 Ocak 1938'de, Atatürk sadece bir kişiye mektup yazmıştı: İsmet İnönü'ye. Bu mektup, iki büyük liderin arasındaki derin bağı ve Atatürk'ün o dönemdeki hassasiyetini gözler önüne serer.
Mektubunda şunları yazmıştı:
"İsmet, Benim Sevgili Dostum, Kardeşim, Aziz Evladım! Dün akşam yeni yıl tebrikini aldım, çok duygulandım..."
Dostluğun ve Kardeşliğin İfadesi
Mektupta dikkat çeken nokta, Atatürk'ün İnönü'nün sağlığına gösterdiği ilgiydi. İnönü o dönemde ağır grip geçiriyordu ve Atatürk, dostunun durumunu yakından takip ediyordu. Hatta hastalık döneminde ziyaret konusundaki hassasiyetini şöyle dile getirmişti:
"Eskiden de hasta iken nadiren gidebilirdim. Çünkü evdeki bayanları rahatsız etmekten sakındırdım."
Tarihin Tanıklığında Son Anlar
Bu yılbaşı gecesi, Türk tarihinin en önemli figürlerinden birinin son yılına giriş anını işaret eder. Atatürk'ün o geceki durumu, büyük liderlerin de insan olduğunu, hastalık ve yorgunluğun onları da etkilediğini gösterir.
Sağlık Sorunlarının Belirtileri
1937'nin sonlarında Atatürk'te görülen belirtiler:
- Aşırı yorgunluk hissi
- Sosyal aktivitelerden uzaklaşma
- İçki tüketiminin azalması
- Çay tercih etme eğilimi
- Erken saatlerde yatma isteği
Sonuç: Bir Liderin Son Yılbaşı
Atatürk'ün 31 Aralık 1937 gecesi, sadece bir yılbaşı gecesi değil, aynı zamanda Türk tarihinin en önemli şahsiyetinin yaşamındaki son kutlama gecesiydi. Bu gece, onun insani yönünü, dostlarına olan sevgisini ve zor zamanlardaki dayanışma anlayışını ortaya koyar.
Büyük lider, fiziksel zorlukları yaşarken bile dostlarını düşünmeyi, onların mutluluğunu önemsemeyi sürdürmüştü. İnönü'ye yazdığı mektup, iki devlet adamı arasındaki samimi ilişkinin en güzel örneklerinden biri olarak tarihteki yerini almıştır.
Bu hüzünlü ama bir o kadar da anlamlı gece, Atatürk'ün yaşamının son evresindeki durumunu anlamamız açısından önemli bir belge niteliği taşımaktadır.
Bu yazıda kullanılan bilgiler Orhan Çekiç'in "Son Yıl: 1938" adlı eserinden alınmıştır.
0 Yorumlar