Header Ads Widget

Ticker

6/recent/ticker-posts

Mareşal Fevzi Çakmak: Cumhuriyet'in Kahraman Komutanı ve Devlet Adamı

Türk tarihinin en önemli askeri liderlerinden biri olan Mareşal Fevzi Çakmak, hem Osmanlı hem de Cumhuriyet döneminde sergilediği olağanüstü liderlik ve vatanseverlikle tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. Türkiye'nin ikinci ve son mareşali unvanına sahip olan bu büyük komutan, yaşamının büyük bölümünü vatan topraklarını korumak için verdiği mücadeleyle geçirmiştir.

Çanakkale'den Kurtuluş Savaşı'na Uzanan Parlak Kariyeri

Çanakkale Cephesindeki Kritik Rolü

Fevzi Çakmak'ın askeri kariyerindeki en önemli dönüm noktalarından biri Çanakkale Savaşları olmuştur. Birinci Dünya Savaşı sırasında kolordusu ile bu tarihi mücadeleye katılan Çakmak, Mustafa Kemal Atatürk'ün Anafartalar Grup Komutanlığından ayrılmasının ardından bu kritik görevi vekâleten üstlenmiştir. Düşman kuvvetleri cepheden tamamen çekilene kadar bu stratejik pozisyondaki görevini başarıyla sürdürmüştür.

Genelkurmay Başkanlığında Stratejik Hamleleri

28 Temmuz 1918'te Korgeneralliğe yükselen Fevzi Çakmak, Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından sonra 24 Aralık 1918'te Genelkurmay Başkanlığı görevine atanmıştır. Bu kritik dönemde, mütareke şartlarını yerine getirir görünürken aynı zamanda pek çok silah ve cephaneyi düşman güçlerinin eline geçmekten korumayı başarmıştır.

İzmir'in İşgaline Karşı Cesur Duruşu

Tarihi Telgraf ve Kararlı Tavır

Fevzi Çakmak'ın vatanseverliğinin en çarpıcı örneklerinden biri, İzmir'in Yunan ordusu tarafından işgali tehdidine karşı gösterdiği kararlı duruş olmuştur. 1919 yılı mayıs ayında, Yunanlıların İzmir'e çıkarma hazırlıkları sürerken, Harbiye Nazırı'nın yokluğundan yararlanarak İzmir'deki Kolordu Komutan Vekili'ne gönderdiği tarihi telgrafla:

"Bundan sonra devriye çıkarılırsa, bunları Türk birliklerinin silah ile karşılayacağını" bildirmiş ve tereddüt edilmeden ateş edileceğini açıkça belirtmiştir.

Bu cesur tutum etkisini göstermiş, işgal gününe kadar Yunan devriyeleri İzmir'e ayak basamamıştır.

Kurtuluş Savaşı'ndaki Etkenleri

Anadolu'ya Geçiş ve Milli Mücadele

İstanbul'un müttefik kuvvetler tarafından işgal edilmesinin ardından Fevzi Çakmak, 21 Nisan 1920'de Anadolu'ya geçerek Milli Mücadeleye katılmıştır. Ankara hükümeti tarafından Kozan Milletvekili sıfatıyla Milli Savunma Bakanlığı'na atanan Çakmak, yeni ordunun kurulmasında hayati rol oynamıştır.

İdam Kararına Rağmen Verilen Mücadele

İstanbul hükümeti, Fevzi Çakmak'ın Anadolu'ya geçmesini hoş karşılamayarak 27 Mayıs 1920'de aleyhine idam kararı vermiştir. Askerlikten uzaklaştırılması ve nişanlarının geri alınması kararına rağmen, Çakmak mücadelesinden vazgeçmeyerek Kurtuluş Savaşı'nın zaferine büyük katkılar sağlamıştır.

Mareşallik Unvanı ve Büyük Zafer

Morale Verici Liderlik

Eskişehir ve Kütahya'daki gelişmeler sonucu ortaya çıkan moral bozukluğuna karşı Fevzi Çakmak, hem TBMM'de hem de halka yönelik konuşmalarıyla umut verici bir lider olmuştur. O dönemki ünlü sözleri:

"Düşmanın, Anadolu içerisine doğru uzanmak isteyen kolları mezarlarına yaklaşıyor. Bu yeni sefer, düşmanın ölüm yolculuğudur."

Mareşallik Rütbesi

31 Ağustos 1922'de Büyük Zafer'in kazanılmasındaki üstün hizmetleri nedeniyle TBMM tarafından mareşalliğe terfi ettirilen Fevzi Çakmak, böylece Kurtuluş Savaşı'nın Atatürk'ten sonraki ikinci mareşali olmuştur.

Cumhuriyet Dönemindeki Devlet Adamlığı

Ordunun Politikadan Uzak Tutulması

Fevzi Çakmak, Cumhuriyet'in kurucu değerlerini savunurken ordunun politikaya karışmasına kesinlikle karşı çıkmıştır. TBMM'deki muhalefet grubunun kendisini Mustafa Kemal Paşa'nın yerine geçirme teklifini şu sözlerle reddetmiştir:

"Ordunun politikaya karışmasına hiçbir şekilde razı olamam. Memleket asıl o zaman askeri diktatörlüğe doğru kayar ve memleketin bizden beklediği hizmetlerin hiçbirisi yapılamaz."

Atatürk'e Sadakat ve İnönü'ye Destek

Atatürk'ün vefatından sonra kendisine sunulan Cumhurbaşkanlığı teklifini de reddeden Çakmak, anayasal düzene bağlılığını göstererek İsmet İnönü'nün bu göreve en layık kişi olduğunu belirtmiştir.

İkinci Dünya Savaşı'ndaki Stratejik Vizyonu

Fevzi Çakmak, İkinci Dünya Savaşı döneminde de ülkenin çıkarlarını gözeterek, Türkiye'nin savaş dışı kalması için Cumhurbaşkanı İnönü'ye stratejik önerilerde bulunmuştur. Orduyu güçlendirirken aynı zamanda savaşın dışında kalma politikasını desteklemiştir.

Sonuç: Bir Liderin Mirası

Mareşal Fevzi Çakmak, yarım asrı bulan askeri hizmetinde Arnavutluk Harekatı'ndan Kurtuluş Savaşı'na kadar pek çok cephede komutanlık yapmış, her zaman vatan sevgisini ve anayasal düzene bağlılığını öncelemiştir. 12 Ocak 1944'te yaş haddinden emekli olana kadar sürdürdüğü Genelkurmay Başkanlığı görevi, onun devlete ve millete olan bağlılığının en güzel örneklerinden biridir.

Fevzi Çakmak'ın hayatı, bir askerin nasıl aynı zamanda devlet adamı ve demokratik değerlerin koruyucusu olabileceğinin en güzel örneğidir. Onun mirası, bugün de Türk Silahlı Kuvvetleri'nin temel değerleri arasında yaşamaya devam etmektedir.


Bu yazı, Türk tarihinin önemli şahsiyetlerinden Mareşal Fevzi Çakmak'ın yaşam öyküsünü ve Türk milletine hizmetlerini ele almaktadır. Kaynak metinler ve tarihî belgeler temel alınarak hazırlanmıştır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar