Son dönemde Türkiye'de finansal piyasalarda yaşanan gelişmeler, yatırımcıları yeni arayışlara yönlendiriyor. Özellikle faiz indirimi beklentilerinin güçlenmesi ve jeopolitik risklerin azalması, borçlanma araçları fonlarını öne çıkaran faktörler olarak dikkat çekiyor. Bu yazıda, son iki haftada %8 büyüme gösteren borçlanma araçları fonlarının neden tercih edildiğini ve gelecek dönemde sunabileceği fırsatları analiz edeceğiz.
TCMB'nin Faiz Politikası ve Piyasa Beklentileri
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Temmuz ayında faiz indirimi yapabileceği yönündeki sinyaller, tahvil piyasasında önemli hareketlere neden oldu. Piyasa, 350 ile 500 baz puan arasında bir faiz indirimi ihtimalini fiyatlamaya başladı. Bu beklentiler doğrultusunda:
- 2 yıllık tahvil faizleri %44 seviyelerinden %39,7'ye kadar geriledi
- Uzun vadeli tahvillerde 3 puanlık düşüş yaşandı
- Para piyasası fonlarının geceleme faizleri %49'dan %45-47 aralığına indi
Borçlanma Araçları Fonlarının Yükselişi
Faiz indirimi beklentilerinin artması, tahvil piyasasında pozitif bir hava estirdi. Faizler ile tahvil fiyatları arasındaki ters yönlü ilişki sayesinde, borçlanma araçları fonları değerleme kârından faydalandı. Son iki haftada:
- Borçlanma araçları fonlarının aktif büyüklüğü %8 artarak yaklaşık 10 milyar TL yükseldi
- Bu fonların getirisi para piyasası fonlarının %45 üstüne ulaştı
- Uzun vadeli tahvil tutan fonların getirisi, para piyasası fonlarının ortalama getirisini ikiye katladı
Tahvil Faizleri ve Yatırımcı Davranışı
Tahvil yatırımında temel prensip, faiz oranları ile tahvil fiyatları arasındaki ters yönlü ilişkidir. Basit bir örnekle açıklayalım:
Elinizde 1 yıllık, %40 faizle alınmış bir devlet tahvili olduğunu varsayalım. TCMB faizleri %45'e çıkarırsa, yeni ihraç edilen tahviller daha cazip hale gelir ve sizin tahvilinizin piyasa değeri düşer. Ancak tam tersi durumda, faizlerin düşmesi tahvil fiyatlarını artırır ve değerleme kârı sağlar.
En Başarılı Borçlanma Araçları Fonları
Son iki haftada en yüksek getiri sağlayan borçlanma araçları fonları şunlar:
- Fiba Portföy Borçlanma Araçları (TL) Fonu: %6,06
- TEB Portföy Borçlanma Araçları Fonu: %5,72
- Oyak Portföy İkinci Borçlanma Araçları (TL) Fonu: %5,33
- Garanti Portföy Uzun Vadeli Borçlanma Araçları Fonu: %5,14
- Deniz Portföy Uzun Vadeli Borçlanma Araçları Fonu: %5,10
Para Piyasası Fonları Hala Cazip Mi?
Faiz indirimi beklentileri para piyasası fonlarının nominal getirisinde zayıflamaya neden olsa da, reel getiri açısından hala avantajlı durumda. TCMB'nin yıl sonu enflasyon hedefi %24 iken, piyasa beklentileri %30 bandında bulunuyor. Para piyasası fonlarının aylık getirisi %3,5 civarında seyrederken, Haziran ayı enflasyonu %1,37 olarak gerçekleşti.
Yatırım Stratejileri ve Öneriler
Mevcut piyasa koşullarında yatırımcılar için önemli noktalar:
Kısa Vadeli Strateji: Para piyasası fonları, likidite ihtiyacı olan yatırımcılar için hala makul reel getiri sunuyor.
Orta-Uzun Vadeli Strateji: Faiz indirimi döngüsünün başlayabileceği ortamda, borçlanma araçları fonları değerleme kârından faydalanabilir.
Risk Yönetimi: Uzun vadeli tahvil fonları daha yüksek getiri potansiyeli sunarken, faiz oynaklığına karşı daha duyarlı olduğunu unutmamak gerekir.
Sonuç
TCMB'nin faiz politikasındaki değişim beklentileri, borçlanma araçları fonlarını öne çıkaran temel faktör olarak görülüyor. Jeopolitik risklerin azalması ve tahvil faizlerindeki düşüş trendi, bu fonların popülaritesini artırmaya devam edebilir. Ancak yatırımcıların, faiz oynaklığı ve piyasa risklerini göz önünde bulundurarak yatırım kararları alması önemli.
Haziran ayında yurt içi yatırım araçları arasında en yüksek reel getiriye sahip finansal araç DİBS'ler olurken, önümüzdeki dönemde borçlanma araçları fonlarının da bu başarıyı sürdürebileceği öngörülüyor.
Bu yazı, piyasa verilerine dayanarak hazırlanmıştır. Yatırım kararlarınızı vermeden önce finansal danışmanınıza başvurmanızı öneririz.
0 Yorumlar