Mustafa Kemal Atatürk'ün hayatından en ilginç ve esprili anılarından biri, 1927 yılında Bursa'dan ayrılırken yaşanan unutulmaz olaydır. Bu anı, Atatürk'ün hem insani yönünü hem de eşsiz espri anlayışını gözler önüne seriyor.
Kaplıca Tedavisi İçin Bursa'da
Atatürk, hayatı boyunca böbrek rahatsızlıkları yaşadığından dolayı kaplıca tedavilerine büyük önem veriyordu. Bu nedenle Yalova Köşkü'ne ve Bursa'ya sık sık ziyaretlerde bulunuyordu. 1927 sonbaharında gerçekleşen bu ziyaret de tedavi amaçlı yapılmıştı.
Birkaç günlük dinlenme süresinin ardından, Meclis'te Nutuk'u okumak üzere Ankara'ya dönmeye hazırlanan Atatürk, tren istasyonunda beklenmedik bir açıklama yapacaktı.
"Bursa'ya Dargın Gidiyorum"
İstasyonda kendisini uğurlamaya gelen Bursa ileri gelenleri karşısında, Atatürk kaşlarını çatarak ciddi bir ifadeyle konuşmaya başladı:
"Bursa'ya dargın gidiyorum."
Bu beklenmedik sözler karşısında herkes şaşkına döndü. Bursa Valisi endişeyle sordu: "Bir kusurumuz mu oldu efendim?"
Atatürk'ün cevabı ise hem şaşırtıcı hem de anlamlıydı: "Hangi bir?"
Esprili Şikayetler
Bu gerilimli anların ardından, Atatürk muzip bir gülümsemeyle konuşmasını sürdürdü ve yaşadığı komik olayları tek tek anlattı:
Su Sorunu
"Geldik, banyoya girdik, su ip gibi akıyor. Sorduk soruşturduk, anladık ki karşı komşu bizim boruya gizlice boru taktırmış. Eh, komşudur, dedik..."
Hırsızlık Olayı
"Akşam sofraya oturduk, çatallar bıçaklar birbirine benzemiyor. Köşke hırsız girmiş, çatal bıçak takımlarımızı çalmış; tabii bulunamamış, sesimizi çıkarmadık..."
Ses Problemi
"Tam da şimdi, Nutuk'u okumaya Ankara'ya giderken Bursa'nun rutubetli havasına sesimizi çaldırdık."
Büyük Liderin İnsan Yanı
Bu anı, Atatürk'ün günlük hayattaki sıradan problemlerle nasıl karşılaştığını ve bunları nasıl espriyle karşıladığını gösteriyor. Herkes başını öne eğince, Atatürk hemen durumu yumuşatmayı unutmadı:
"Merak etmeyin, sizleri polise verecek değilim."
Atatürk'ün Espri Anlayışı
Bu olay, Atatürk'ün sadece büyük bir devlet adamı değil, aynı zamanda sıcakkanlı, esprili ve anlayışlı bir insan olduğunu ortaya koyuyor. Yaşadığı küçük sıkıntıları bile mizahla karşılama yeteneği, onun kişiliğinin ne kadar zengin olduğunu gösteriyor.
Bursa'dan ayrılırken yaşanan bu anı, yıllar sonra bile gülümseyerek anlatılan, Atatürk'ün insani yönünü ortaya koyan değerli hatıralardan biri olarak tarihteki yerini almıştır.
Sonuç
Bu anekdot, tarihimizin en büyük liderinin sıradan bir insan gibi günlük problemlerle karşılaştığını ve bunları nasıl esprili bir şekilde çözdüğünü gösteriyor. Atatürk'ün bu yaklaşımı, liderliğinin sadece resmi törenlerle değil, günlük hayattaki tavırlarıyla da ne kadar etkileyici olduğunu kanıtlıyor.
Bu yazı, Kemal Arıburnu'nun "Atatürk, Anekdotlar-Anılar" (1960) ve Süleyman Bulut'un "Büyük Atatürk'ten Küçük Öyküler" eserlerinde yer alan anılardan esinlenerek hazırlanmıştır.
0 Yorumlar