Türk Kurtuluş Savaşı'nın son tanığı olan Kırmızı Şeritli Türk İstiklal Madalyası sahibi Yakup Satar Dede'nin anıları, vatanımızın bağımsızlığı uğruna verilen mücadelenin en çarpıcı örneklerinden birini sunuyor. Onun Sivrihisar yakınlarında yaşadığı o unutulmaz gece, hem bir askerin çaresizliğini hem de Anadolu insanının vatan sevgisini gözler önüne seriyor.
Çıplak Ayaklarla Vatan Savunması
Ağustos ayının kavurucu sıcağında, otların cayır cayır yandığı o zorlu günlerde, Yakup Satar Dede ve silah arkadaşları çıplak ayaklarla cephede savaşıyorlardı. "Askerin üstünü başını görseniz ağlardınız" diyen Dede'nin sözleri, o dönemin zorlu şartlarını gözler önüne seriyor. Yanan otları ayaklarıyla söndürüp oraya çökerek düşmana ateş eden bu kahraman askerler, imkansızlıklar içinde vatan savunması yapıyorlardı.
Karanlıkta Umut Arayan Bir Asker
Sivrihisar yakınlarında mola verdikleri o gece, genç asker Yakup Satar zifiri karanlıkta kasabaya girdi. Fener ışığıyla aydınlatılan bir evin kapısını çalması ve "Korkma, ben Mustafa Kemal'in askeriyim" sözleri, hem o dönemin güvenlik endişelerini hem de Mustafa Kemal Atatürk'ün askerlerinin halk nezdindeki saygınlığını gösteriyor.
Tesadüfün Güzelliği: Yemenici Dükkânı
Kapıyı çaldığı evin tesadüfen yemenici dükkânı olması, sanki kaderin bir hediyesi gibiydi. Parasını ödeyerek aldığı yemeni çiftini ayağına saran genç askerin "O kadar rahat etti ki ayağım. Bana artık karada ölüm yok" sözleri, küçük bir konforu nasıl büyük moral verdiğini gösteriyor. Dükkan sahibinin balmumu iple iğne de vermesi, Anadolu insanının askerine karşı gösterdiği şefkat ve özenin bir örneği.
"Birliğime Adeta Uçarak Gittim"
Ayağındaki yemeniyle moral bulan Yakup Satar Dede'nin "Birliğime adeta uçarak gittim" ifadesi, küçük bir desteğin askerin moralini nasıl yükselttiğini gösteriyor. Bu anı, Kurtuluş Savaşı'nın sadece büyük savaşlardan değil, böyle küçük ama anlamlı anlardan da oluştuğunu gösteriyor.
Unutulmaz Vasiyeti: "Memleketin Kıymetini Bilin"
Yakup Satar Dede'nin son neslere bıraktığı en değerli miras, "Biz bu vatanı çok zor şartlarda kurtarıp size teslim ettik, kıymetini bilin" sözleridir. Bu sözler, bugün rahat yaşamamızın arkasındaki fedakarlıkları hatırlatıyor ve gelecek nesillere büyük bir sorumluluk yüklüyor.
Sonuç: Bir Gazidenin Mirası
Yakup Satar Dede'nin bu anısı, Türk Kurtuluş Savaşı'nın sadece tarih kitaplarındaki büyük olaylar değil, aynı zamanda her bir askerin yaşadığı kişisel mücadelelerden oluştuğunu gösteriyor. Çıplak ayaklarla savaşan bir askerin, bir çift yemeni bulduğundaki sevinci ve bu küçük olayın ona verdiği büyük moral, vatanın bağımsızlığı uğruna verilen mücadelenin insani boyutunu ortaya koyuyor.
Bu değerli anı, bizlere vatanımızın ne büyük fedakarlıklarla kazanıldığını ve bu mirasa sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğunu hatırlatıyor. Yakup Satar Dede gibi kahramanların yaşadığı zorlukları ve gösterdikleri fedakarlığı unutmamak, onlara olan borcumuzu ödemek için atılacak ilk adım olacaktır.
0 Yorumlar