Giriş: Her Nesilde Yeniden Doğan Millet
"Bir millet her nesilde yeniden doğar" sözü, toplumların sürekliliğinin ve dinamizminin en güzel ifadesidir. Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun dikkat çektiği gibi, bir milleti ayakta tutan ve her nesilde yeniden hayat bulan şey, binlerce yıllık süzgeçten geçmiş kültürel mirasıdır. Peki, günümüzde kültür ve çağdaşlık kavramlarını doğru anlıyor muyuz?
Kültür Nedir, Ne Değildir?
Kültürün Özü: Binlerce Yıllık Birikim
Kültür, bir milletin tarih boyunca yaşadığı deneyimlerin, değerlerin, sanatın ve bilgeliğin süzülmüş halidir. Dededen toruna, nesilden nesile aktarılan bu hazine, toplumun ruhunu oluşturur. Dil, edebiyat, musiki, mimari, mutfak, değerler sistemi... Bunların hepsi bu kültürel birikimin parçalarıdır.
Sahte Kültür Anlayışının Tuzakları
Prof. Dr. Sinanoğlu'nun eleştirisi tam da burada devreye giriyor: Kültür, yüzeysel gösterilerle inşa edilemez. Hakkari'de bale gösterisi düzenlemek kültür değil, kültür emperyalizmidir. Arada bir konsere gidip sosyal medyada paylaşım yapmak da kültürlü olmayı getirmez.
Sahte kültür anlayışının özellikleri:
- Taklit merkezlidir: Batı'dan alınan formları birebir kopyalamak
- Yüzeyseldir: Derinlikten yoksun, gösterişe dayalı davranışlar
- Köksüzdür: Kendi topraklarından, tarihinden kopuk
- Elitisttir: Toplumun geniş kesimlerini dışlar
Çağdaşlık Yanılgısı
Gerçek Çağdaşlık vs. Sahte Çağdaşlık
Çağdaş olmak, Batılı yaşam tarzını taklit etmek değildir. Moda'nın ara sokaklarında köpek gezdirmek, Starbucks'ta laptop başında oturmak ya da yabancı dizi maratonları yapmak kimseyi çağdaş yapmaz.
Gerçek çağdaşlık:
- Evrensel değerlere saygı gösterirken öz kimliğini korumaktır
- Bilime, teknolojiye ve yeniliklere açık olmaktır
- Eleştirel düşünebilme yeteneğine sahip olmaktır
- Geçmişi reddetmeden geleceğe yürümektir
Sahte Aydın Sorunu
Ülkemizde maalesef uzun yıllar boyunca "sahte aydın" sınıfı yetiştirilmiştir. Bu kesim:
- Kendi kültürünü aşağılar, başka kültürleri yüceltir
- Toplumla bağı kopuktur
- Halkı aydınlatmak yerine küçümser
- Form bilir, öz bilmez
Kültürel Direniş ve Bilinç
Kendi Köklerimize Dönüş
Bir milleti yaşatan, kendi gelenekleridir. Bu, gericiliğe dönüş anlamına gelmez. Aksine, köklerimizi bilerek, onlardan güç alarak çağdaş medeniyete katkı sunmak demektir.
Kültürel bilinç nasıl gelişir?
- Anadilimizi doğru ve güzel kullanarak
- Geleneksel sanatlarımızı öğrenerek ve yaşatarak
- Tarihimizi doğru okuyarak
- Yerel değerlerimizi koruyarak
- Kendi düşünce sistemimizi geliştirerek
Her Neslin Sorumluluğu
"Bir millet her nesilde yeniden doğar" sözü, aynı zamanda bir sorumluluk çağrısıdır. Her nesil:
- Aldığı mirası korumak
- Ona yeni değerler katmak
- Bir sonraki nesle aktarmak
görevine sahiptir.
Sonuç: Özgün Bir Gelecek İnşa Etmek
Kültür, müzelerde sergilenen eski eşyalar ya da turistik gösteriler değildir. Kültür, yaşayan, nefes alan, her gün yeniden üretilen bir olgudur. Çağdaşlık da Batı'yı taklit etmek değil, evrensel medeniyete kendi özgün katkımızı sunmaktır.
Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu'nun uyarısı bugün her zamankinden daha önemli: Sahte kültür ve sahte çağdaşlık tuzaklarına düşmeden, kendi değerlerimizle, kendi kültürümüzle, bilimle ve akılla harmanlanmış özgün bir gelecek inşa etmeliyiz.
Çünkü unutmayalım: Bir millet her nesilde yeniden doğar, ama ancak kendi köklerinden beslenerek büyür.
Bu yazı, toplumların kültürel kimliği ve çağdaşlık kavramları üzerine düşünceleri içermektedir. Sizin bu konudaki görüşleriniz neler? Yorumlarınızla tartışmayı zenginleştirebilirsiniz.
0 Yorumlar