Soyadı Kanunu'nun kabulünden sonra Türkiye'de herkes yeni bir kimlik kazanırken, bazı soyadları özel bir anlam ve hikaye taşıyordu. Fahrettin Altay Paşa'nın soyadı da bunlardan biri. Peki, bir futbol maçının hatırası nasıl bir paşanın soyadına dönüştü?
Bir Futbol Maçı ve Milli Gurur
1966 yılında Altay Spor Kulübü'nü ziyaret eden Fahrettin Altay Paşa, soyadının hikayesini kulüp mensuplarıyla paylaştı. Bu anlatım, Türk futbol tarihinin ve soyadı kanununun kesiştiği nadir anlardan birini gözler önüne seriyor.
Hikaye, mütareke yıllarına, İzmir'in işgal altında olduğu o karanlık döneme uzanıyor. Fahrettin Paşa, Gazi Mustafa Kemal Paşa ile birlikte İzmir'i ziyaret etmişlerdi. Alsancak'ta Altay takımı, bir İngiliz donanma karması ile karşı karşıya geliyordu.
Zafer Anı ve Atatürk'ün Takdiri
Maçı birlikte izleyen iki komutan, Altay'ın sergilediği muhteşem oyunu ve İngilizlere karşı kazandığı zaferi heyecanla takip etti. İşgal yıllarının zorlu atmosferinde, genç futbolcuların gösterdiği bu başarı, Mustafa Kemal Paşa'yı derinden etkiledi. Takımın performansını büyük bir takdirle karşılayan Ulu Önder, o günü unutmayacaktı.
Tebriz'den Gelen Telgraf
Aradan yıllar geçti. Gazi Mustafa Kemal Paşa, İran ile yaşanan bir sınır anlaşmazlığını çözmek üzere Fahrettin Paşa'yı görevlendirdi. Paşa, Tebriz'deki görevini sürdürürken, Ankara'da tarihi bir karar alınıyordu.
24 Kasım 1934'te TBMM'de Soyadı Kanunu görüşülüyor ve oybirliğiyle Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya "Atatürk" soyadı veriliyordu. Bütün Türkiye, Ulu Önderi yeni soyadından dolayı tebrik ederken, Tebriz'deki Fahrettin Paşa da bir telgraf göndererek sevincini paylaştı.
Atatürk'ten Gelen Sürpriz
Ertesi gün gelen cevap telgrafı, Fahrettin Paşa'nın hayatında unutulmaz bir yer edindi:
"Sayın Fahrettin Altay Paşa, Ben de seni tebrik eder Altay gibi şanlı şerefli günler dilerim."
Telgrafı okuyan Fahrettin Paşa'nın gözleri doldu. Atatürk, yıllar önce birlikte izledikleri o unutulmaz Altay maçının hatırasını yaşatarak, sevdiği komutanına "Altay" soyadını armağan etmişti.
Bir Soyadının Ötesinde
Fahrettin Altay Paşa şöyle diyordu: "Atatürk çok mütehassıs olduğu ve beraberce izlediğimiz Altay maçının hatırasına izafeten bana Altay soyadını layık görmüştü."
Bu hikaye, sadece bir soyadının verilişinden ibaret değildi. Atatürk'ün ince düşüncesini, hatıralara verdiği değeri ve futbolun toplumsal önemini kavrayışını gösteriyordu. İşgal yıllarında bir avuç genç futbolcunun İngilizlere karşı kazandığı zafer, milli gururu beslemiş ve yıllar sonra bir paşanın soyadına dönüşmüştü.
Soyadı Kanunu ve Anlam Yüklü İsimler
1934 yılında kabul edilen Soyadı Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin modernleşme hamlelerinden biriydi. Fahrettin Altay Paşa'nın soyadı hikayesi, bu dönemde bazı isimlerin nasıl özel anlamlar taşıdığını ve Atatürk'ün silah arkadaşlarına verdiği değeri göstermesi açısından önemli bir örnektir.
Bugün Altay Spor Kulübü'nün tarihi sahalardan birinde Fahrettin Altay Paşa'nın anıları yaşamaya devam ediyor. Bir futbol maçı, bir zafer anı ve Atatürk'ün takdiri... İşte Türk futbol tarihinin en anlamlı soyadı hikayesi böyle yazıldı.
Fahrettin Altay Paşa (1880-1974), Kurtuluş Savaşı'nın önemli komutanlarından biri olarak tarihe geçmiş, Atatürk'ün en yakın silah arkadaşlarından biri olmuştur.

0 Yorumlar